Adım Serkan. Şu an 24 yaşındayım. Sizlere anlatacağım olay 2 yıl kadar
önce başımdan geçti. Anlatacaklarım bizzat benim yaşadığım ve içinde en
ufak bir abartı olmayan anılarımdan bir kesit. Ben cinselliği ilk
keşfettiğim yıllardan beri nedendir bilmem ama olgun ve özellikle 35-45
yaşlarındaki hatunlara aşırı ilgi duyuyorum. Durumende benden yaşça büyük
bayanlar cinsel açıdan çok daha fazla çekici bulmaktayım. O zamanlar 22
yaşında askerden yeni gelmiştim ve ise başlayalı 6 ay olmuştu.Henüz
evlenmemiştim. Kurban Bayramı dolayısıyla memleketim Malatyaya ailemin
yanına gittim. Bayram suresince ilk iki gün bayağı bir yoğun ziyaretçi
trafiği yaşanmıştı bizim evde. bayramın 3. günü babamın n arkadaşı Sabri
Abi,esi ile Sabri abinin kardeşi Mehmet Abi ve bir kaç ay önce
evlendiği yeni esi bize geldiler. Mehmet abinin esi bir önceki yıl
olmuştu. Bende annemlerden duymuştum yeniden evlendiğini. Sabri abiler
yapı olarak oldukça tutucu mutaassıp bir aileye mensupturlar. Eslerinin
ve kız çocuklarının başları örtülüdür. Fakat Mehmet abinin hanımını görür
görmez adeta çarpıldım. Sonbaharel sayılırdı ama tokalaşmamamıza rağmen
kadında acayip bir çekicilik vardı. Mehmet abi 50-55 yaşlarında yeni
evlendiği esi ise 35-40 ancak vardı. 1.70 boylarında yeşil gözlü beyaz
tenli etine dolgun (balık eti tabir edilen) bir bayandı. Türban takmış,
ayak bileklerine kadar uzanan uzun bir siyah etek giymişti. Sebepdir
bilmem ama gözlerim ister istemez o baya kayıyordu ve her defasında göz
göze geliyorduk. Eli yüzü düzgün bu bayanı kapıdan uğurlarken iyiden
iyiye süzdüm ve o da bunun farkındaydı. Ayni günün akşamı mahalle
bakkalımız ender abinin dükkanı açtığını görünce onun o küçük bakkal
dükkanının önünde oturup sohbet etmeye başladık. Mehmet abilerle Sabri
abiler , Nadir abının bakkal dükkanının tam karşısındaki apartmanda
altlı uslu oturuyorlardı. Aklim hep Mehmet abinin karısı Nesrindeydi.
Balkona çıkmış üstünde eski bir eşofman altı ve başı yine türbanlı,
bisiler yapıyordu o arkaya doğru çıkıntılı kalçaları eğilip doğruldukça
beni meshediyordu. derken onu bakkalın oradan izlediğimi fark etti, o da
beni izliyordu.,kendisine bakıp bakmadığımı kontrol eder olmuştu,
derken balkona bir tabure koyup oturdu ve etrafı seyrediyor. Fakat hala
bakışlarımız buluşuyordu. Yarim saat kadar böylece bakıştık. Nihayetra içeri
girdi. Fasıladan 10 dakika geçmişti ki bakkala geldi beni görüp iyi
aksamlar diledi, Nadir abiye bazı şeyler sorup olmadığını görünce çıkıp
gitti. Gerisından baka kalmıştım. O da arada bir donup bakıyordu.
Kalçalarını öle bir çalkalıyorduki kesin mahsus yapıyor diye içimden
geçirdiğimi hatırlıyorum ve o saatten sonra bu kadınında beni istediğini
ne yapıp edip onu yatağa atmalıyım kararına vardım.
Ertesi gün öğlene doğru evde yalnızdım. Mehmet abilerin evi aradım
telefonla. iki üç kez arka arkaya Nesrin telefona çıkınca onunda evde
yalnız olduğunu anladım. sonraki telefon açışlarımda da konuşmuyor bir
sure bekledikten sonra kapatıyordum. derken birinde konuşmaya karar
verdim, kendimi tanıttım, ve kendisini daha önceden görmüş olabileceğimi
bana yabancı gelmediğini ve konuşmak sohbet etmek istediğimi söyledim.
ondan da olumlu yanıtlar alıyordum. Fakat bunun pek hoş
karşılanmayacağından yakınıyordu hep. Telefonda yaklaşık bir bucuk saat
kadar sohbet ettikten sonra yarin için sözleştik. Konutinlerinin 500 metre
aşağısındaki lisenin oradan alacaktım onu araba ile biraz dolaşacaktık.
Babamın eski püskü renosunu alarak yola koyuldum, tam saatinde
ordaydı.Fasılabaya bindi merhabalaştık. O da bende oldukça heyecanlıydık, o
bana bakmamak için yüzünü kaçırıyor bende birilerine görünmemek için
telaş içinde buram buram ter dokuyordum. Şehrin çıkışına doğru
ilerleyince rahatlamış olacak ki, nereye gittiğimizi sordu, bende sakin
ve tenha bir yer aradığımı sordum, o an aklıma hiç içki içip içmediğini
sormak geldi. Hiç içmediğini ama merak ettiğini söyledi. Yol üstünde ki
benzin istasyonundan 4 tane bira aldım. Bir bira içse kafası kıyak olur
bende sonuca çabuk giderim diye düşünüyordum, yüksek ve tenha bir yere
şehri yukardan gören bir mevki ye arabayı çektim, bu manzara benimde
onunda hoşuna gitmişti. biraları açıp sohbete başladık, ilk kez tadınca
hoşuna gitmedi, bir iki yudum daha alıp içemeyeceğini soyledi. Sohbet
bayağı koyulaştı. Mehmet abinin onun ikinci esi olduğunu ilk esinin
evlendikten sonra Almanyaya gidip kendisini terk ettiğini çocuğunun
olmadığından bahsetti. Kafaka üç birayı ben içtim ,çakır keyif
olmuştum,artık bende daha rahat hareket ediyordum. onun yarim kalan
birasına da istedim bana verirken ellerini okşarcasına sarmaladım,
gülüştük, bir dikişte onu da içtim ve başladım ona iltifatlar
yağdırmaya, arada bir ona sokuluyor vücuduna dokunuyordum. ondan hiç bir
tepki yoktu. Kendisini çekici bulduğumu çok beğendiğimi söyledim,
sadece teşekkür etti. elimi uzatıp Nesrinin elini tutup önce elini
öptüm, sonra kendime doğru çekerek yanağına bir öpücük kondurdum,
kızarsa bahanem hazır kafam kıyaktı. Yalınce yapma bir gören olur dedi.
Burada yalnız olduğumuzu kimseciklerin olmadığını söyledim ve yeniden
yanağını öptüm ve bir kezde dudağına yapıştım, yüzünün her yani alev
alev yanıyordu. hiç bir tepki vermiyordu hala. Arkaık her şeyi göze
alarak arabadan indim.her iki on kapıda açıktı zaten, onun tarafına
yönelip çömeldim. Yine uzunca bir etek giymişti, ayrıca üstünde gene
etek kadar uzun bir manto. önce mantonun düğmelerini birer birer çözdüm,
sonra elimi eteğin altına daldırıp afiften bacaklarını okşamaya
başlamıştım ki nefes alışları değişti ve yüzü kızardı. biraz daha
yukarılara dizi üstüne eteği çekip bacaklarını inceledim, bembeyaz sut
gibi bacakları vardı, tüy namına hiç bisi yoktu,git gide eteği yukarı
doğru sıyırmaya başladım, bu arada açılan kısımlara öpücükler
konduruyordum.
Sıranin bir karış yukarısında biten siyah ince çorap kapladığımı kısma
ayrı bir güzellik katıyordu. İyice yukarılara çıktım, artık beyaz külotu
görünüyordu. baldırlarını öperken iyice heyecanlanmış bir vaziyette
yapma bir gören olacak demeye başladı yeniden artık aldırış etmiyordum,
ben bacaklarını öperken bir yandan sağ elimi uzatıp göğsünü okşamamla
birlikte o da elini elimin üzerine koyup bana eşlik etmeye başladığında
bu isin kolay olacağını anlamıştım zaten. elimi kalçalarına atıp bir
sure yoğurdum evet kalçaları oldukça iriydi ve yus yuvarlaktı. çekiştire
çekiştire donunu çıkardım, yeni tıraşlanmış pırıl pırıl bir amcik,
elimi değdirdiğimde zaten inlemeye başlamıştı, bir çırpıda başörtüsünü
çıkarıp çılgınlar gibi öpüşmeye başladık, o da iyiden iyiye bacaklarını
ayırmış bana kolaylık sağlıyordu o daracık yerde. vücudumu tamamen
bacaklarının arasına alıp sevişmeye başladık. Boynunu kulak memelerini
yalıyor ellerimle göğüslerini yoğuruyordum, o habire bana hadi hadi diye
telkinde bulunuyor içine girmem için ısrar ediyordu adeta, üzerindeki
kazağı sıyırıp göğüslerini emmek istedim, beyaz bir sutyen vardı.
Oldukca iri olan memelerini zaptedemiyordu, bir sure sut beyazı teni
yalayıp göğüslerini emdikten sonra bende artık dayanamayacak hale
geldim.pantolonumu çözüp penisimi kendi elleriyle çıkardı ve içine alır
almaz derin bir ohhh çekti ardından bacaklarını tamamen vücuduma sardı,
Amcigi alev alev tanıyordu ve vıcık vıcık olmuştu,bir defada
zorlanmadan almasına rağmen daracıktı, sıkıp gevşiyordu amcigi ben her
vurusda daha bir sesler yükselmeye başladı ve ve ayni anda boşaldık.
muhteşem bir duyguydu. bir sure öylece üzerinde yığıldım kaldım. sonra
toparlandık. mahalleye donduk ve onu buluşma yerinde bıraktım, bende
arabayı evin önüne park edip ender abinin bakkalına gittim, aşağıdan eve
doğru yürüdüğünü görebiliyordum, zaten tadı damağımda kalmıştı
doyamamıştım henüz nesrine. Aklıma apartmana girip onu orda becermek
geldi. apartmana girip bekledim, bir sure sonra o da gelecekti nasıl
olsa, önce ender abinin bakkalına yönelip bisiler aldı, sonra apartmana
girdi beni görünce onunda gözleri parladı. Birlikte yukarı çıkamazdık,
önce o çıktı evin kapısı kapandı ve 5 saniye sonra tekrar acildi bundan
cesaretle evde kimsenin olmadığını anlamıştım. hızla yukarı çıktım,
kapıyı kapatır kapatmaz, nesrine sarıldım ve öpmeye başladım. kapıyı
kilitleyim doğruca yatak odasına geçtik. ayakta bir birimizi soyuyor bir
yandan yalaşıyorduk. bacaklarını santim santim yalayarak o muhteşem
görüntüye sebep olan ince çorapları yavaş yavaş çıkardım, ardından ayak
parmaklarını öpüp yalamaya başladığımda nesrin çoktan göğüsleri ile
oynamaya inlemeye başlamıştı. 2 saat kadar durmaksızın seviştik. Daha
fazla kalmam tehlikeli olabilirdi, çünkü her an yakalanabilirdik. Kaç
kez boşaldığımı hatırlamıyorum. ama her defasında içeri boşaldığımı iyi
hatırlıyorum. Toparlanıp eve dondum. ertesi gün öğlen o beni aradı.
Bizim evin müsait olduğunu söyledim, bize geldi. bu kez bizim evde
doyasıya seviştik. Uzun uzun sohbet ettik. İlk esi ile bir yıla yakın
evli kalmış. Nihayetra esi Almanyaya gidip onu boşamış. 9 yıl kadar dul
kaldıktan sonra Mehmet abi ile evlenmiş. Bu sure zarfında hiç bir
erkekle birlikte olmadığını söyledi. Mehmet abiylede evlendiğinden beri
2-3 defa beraber olduğunu ancak çok kısa sürdüğünden falan bahsetti .O
günden sonra aralıklarla ailemi ziyaret etmeyi bahane ederek Malatyaya
gittim. Her defasında muhteşem sevişmelerimiz oldu.